Ekinezya’nın Tarihçesi
Echinacea türleri Amerika yerlileri tarafından yüzyıllardan beri diş ağrısı, boğaz ağrısı, soğuk algınlığı, kuduz, yılan sokması, yara ve yanıklara karsı kullanılmıştır. Kuzey Amerika’da yapılmış arkeolojik kazılarda 1600’lü yıllara ait Echinacea örnekleri ile karşılaşılmıştır. Kızılderili kabilelerince E. angustifolia tüm hastalıklara karsı ilaç “as a cure-all” olarak kabul edilmekteydi. Ancak Amerikan yerlilerinin tıbbi bitkiler konusundaki bilgi birikiminin çoğu Avrupalıların kıtaya gelmeleri ve kolonizasyonu sürecinde kaybolmuştur. Avrupalılar kıtaya gelişleriyle birlikte yerli Amerikan kabilelerini gelenekleriyle birlikte büyük ölçüde yok etmiştir. Bunun sonucu olarak, Echinacea hakkında Amerikan yerlilerinin bildiklerinin sadece bir kısmı bilinmektedir. Bununla birlikte diğer kolonicilerin aksine Shakers isimli Amerikan kommünü (E.angustifolia kullanmışlar) yok etmek yerine yerlilerin geleneksel tedavi yöntemlerine ilgi göstermiş ve bazı kayıtlar tutmuşlardır (1837). Bu kayıtlar Echinacea’nın Kızılderililer tarafından nasıl kullanıldığına dair kanıtlar ve ipucu vermektedir.
Kolonicilere ait ilk tarihi kayıtlarda iki Echinacea türüne rastlanmaktadır. Bunlar A.B.D.’nin doğu kıyısında yetişmekte olan E. purpurea ve batıda bulunan E. angustifolia’dır. Doğal olarak koloniciler ilk olarak E. purpurea ile karşılaşmış ve E. purpurea botanik açısından bahsi geçen ilk Echinacea türü olmuştur Echinacea türleriyle ilgili ilk kaynak ise 1762’de yayınlanan “Flora Virginica (L.T.Gronovius)’nın ikinci baskısıdır. 1830’da Raffinesque Siyukızılderilileri’nin sifilis tedavisinde E. angustifolia‘yı kullandıklarından bahsetmiştir.
Echinacea kullanımı 19. yy. sonları ve 20. yy. baslarında A.B.D.’de dönemin önemli araştırmacıları tarafından araştırılmış ve tedavi yöntemi olarak benimsenmiştir. Bununla beraber bu dönemdeki Echinacea kullanımı daha çok geleneksel kullanıma ait verilere ve az sayıdaki klinik çalışmaya dayanmaktaydı.
Avrupa’da en yaygın kullanımına rastlanan ülke Almanya’dır. 1939’da (Bown, 2002) Dr. Gerhald Madaus Almanya’ya E. angustifolia tohumları getirmek ve kültür amacıyla Amerika’ya gitmiştir. Ancak daha sonradan bir hata sonucu getirdiği tohumların E. purpurea’ya ait olduğu anlaşılmıştır. Bu yanlışlık, o tarihten itibaren E. purpurea’yı Alman bitkisel ilaç pazarının (Avrupa’nın bu alandaki en büyüğü) hakimi haline getirmiştir. Ancak Echinacea’nın yükselişi sürekli olmamıştır. 1930’larda antibiyotiklerin sahneye çıkması ve neredeyse yüzde yüz tedavi oranına sahip olması nedeniyle doğal olarak Echinacea’ya olan ilgi düşüşe geçmiştir. 1930-1960 arası dönem “Echinacea’nın Karanlık Çağı” olarak açıklanmaktadır. 1960-1970’lerde araştırma dünyası kansere odaklanmaya baslamıstır. Bilim adamları bağışıklık sisteminin kanser hücrelerinin denetlenmesinden sorumlu olduğunu fark etmiş ve immünostimülan bitkiler (içlerinde Echinacea’nın da bulunduğu) üzerinde araştırmalar yapılmıştır. 1980’lerde antibiyotik kullanımıyla ilgili ciddi sorunların ortaya çıkması insanları bitkisel-alternatiflere yönlendirmiştir. Bunun sonucu Echinacea tekrar gündeme gelmiş, kitaplar yazılmış yeni ürünler tanıtılmıştır. Takip eden gelişmeler 1979’da minör bir ürün olan çeşitli Echinacea ürünlerini 1997’de A.B.D.’de 365 milyon dolarlık toplam satışa ulaştırmıştır.
Ekinezya bitkisi Echinacea cinsi içerisinde Asteraceae familyasında yer almaktadır. Bu cinse ait dokuz tür bulunmaktadır. Günümüzde ise özellikle üç Echinacea türünün tıbbi kullanımı bulunmaktadır. Bunlar da E. angustifolia DC, E. pallida (Nutt.) Nutt., E. purpurea (L.) Moench.’dir. Bitkimiz Kuzey Amerika kökenli bitkiler olup çok uzun yıllardır insanoğlu fitoterapi ve homeopatide kullanmaktadır. Çiçek tablaları koni sekline benzediğinden dolayı bitkiye “Koni Çiçeği”- “Cone Flower” ismi verilmiştir. Echinacea türlerine; Black Sampson, Hedgehog, Purple Coneflower, Red Sunflower, Rudbeckia gibi farklı isimlerde de kullanılmaktadır. Echinacea türleri Amerika yerlileri tarafından yara iyi edici, baş ağrısı, mide ağrısı ve öksürük kesici olarak kullanılmıştır. Yapılan çalışmalar ile de anti-bakteriyel, anti-enflamatuvar, bağışıklık sistemini güçlendirici ve yara iyileştirici özellikleri bulunmuştur.
Son zamanlarda Ekinezya’ ya olan talep artmış ve genel olarak toprak üstü kısmı ve köklerinden hazırlanan droglar sıklıkla tekrar eden üst solunum yolu ve üriner sistem enfeksiyonlarının tedavisinde yardımcı olarak kullanılmaktadır. Özellikle enfeksiyon hastalıklarında vücut direncinin doğal olarak artmasına ve harekete geçmesine yardımcı olur. Soğuk algınlığı, grip ve nezleye karsı koruyucu ve tedavi edicidir. Bugün, Ekinezya türlerinden elde edilen ekstre ve preparatlar Avrupa ülkeleri ile birlikte A.B.D’de bitkisel ilaç pazarından yüksek bir paya sahiptir. A.B.D’de Echinacea preparatlarının yıllık satısı 365 milyon doları bulmuş, Avrupa’da ise 120 milyon dolar civarında olduğu bildirilmiştir. Tüm Batı Dünyası’nda Echinacea preparatlarının satısının 1 milyar dolara yakın olduğu tahmin edilmektedir. Ülkemiz doğal florada yetişmemesine rağmen Ülkemizin birçok bölgesinde yetiştiriciliği yapılmaktadır.
Echinacea purpurea Türünün Genel Botanik Özellikleri
Echinacea cinsi, Asteraceae familyasına ait olması sebebiyle aspir, ayçiçeği, yer elması gibi bitkilerle benzer morfolojik özelliklere sahiptirler. Echinacea kelimesi Yunanca denizkestanesi ya da kirpi anlamına gelen “echinos” sözcüğünden gelmektedir. Echinacea cinsi bu ismi olasılıkla çiçek tablasındaki sivri dikenimsi çiçeklerinden almaktadır. Genel olarak kazık kök sistemine sahiptir. Gövde dik gelişir ve tüylüdür nadiren dallanma gösterir, yapraklar alt kısımlarda bir yaprak sapıyla uç kısımlarda ise direkt olarak gövdeye bağlanır, gövdenin en uç kısmında çiçek tablaları bulunur. E. purpurea türü genel özellikleri ile otsu bitkiler içinde olup çok yıllıktır. Gövde sert ve güçlü, dik, dallanmış, 60 ile 180 cm boylarında olup tüylü veya tüysüzdür. Taban yaprakları; keskin kenarları bulunan testereye benzer yumuşak dişli şeklinde olup; yaprak sap uzunluğu yaklaşık 25 cm kadardır. Gövde yaprakları; üstte sapsız, aşağılarda saplı 7 ile 20 cm uzunluklarındadır. Echinacea cinsi dikenimsi çiçekçikleri ve koni biçimindeki çiçek tablasıyla karakterize edilmektedir. Dilsi çiçekçikler beyazdan pembeye ve koyu mora giden bir renk aralığına sahiptir. Tüpsü çiçekçiklerin rengi kırmızı-kahverengiden yeşile gidebilir. Yapraklar lanseolattan ovata çeşitlilik gösterir. Diğer Asteraceae üyeleri gibi ekinezya’nın çiçek yapısında da fertil ve steril çiçekler çanak ve taç yapraklar mevcuttur. Aken tipi meyve yapısına sahip ekinezya yabancı döllenen bir bitkidir.
Echinacea türleri Amerika Birleşik Devletleri’nin Atlantik Direnaj bölgesinden, Orta-güney Kanada’ya kadar uzanan bölge doğal olarak yetişir. Ekonomik ve tıbbi açıdan önemi ile Ülkemizde dahil olmak üzere Avrupa ülkeleri, Latin Amerika’dan Afrika’ya, Orta-Doğu’dan Asya’ya, dünyanın büyük bir bölümünde Echinacea türlerinin kültürü yapılmaktadır
Echinacea purpurea Türünün Kimyasal İçeriği
Ekinezya türlerinin içeriğinde bulundurduğu sekonder metabolitlerden dolayı bu bitkiler tıbbi amaçlı olarak da kullanılmaktadır. Ekonomik öneme sahip olan Echinacea purpurea (Erguvani kirpi otu), Echinacea angustifolia (Dar yapraklı kirpi otu) ve Echinacea pallida (Soluk kirpi otu) türlerinin bazı kısımlarındaki metabolitler şunlardır:
Fenolik bileşikler; Fenilprepanoitler; echinacoside, cichoric asit, caftaric asit, verbascoside, chlorogenic asit, isochlorogenic asit, cinarin
Flavonoidler; Rutosit, luteolin, kaempferol, quercetin, quercetagetin, apigenin, isorhamnetin
Uçucu yağlar; germacrene D, borneol, bornylacetate, caryophyllene, caryophyllene epoxide, ve palmitic asit vb
Lipit bileşikler; poliasetilenler
Azotlu bileşikler; Alkilamidler, alkoloidler
Polisakkaritler; inulin vb.
Gıdalar; alüminyum, kalsiyum, bakır, demir, magnezyum, potasyum, vitamin A, E ve yüksek düzeyde C vitamini.
Bu sıralanan bileşenler; ekinezya türlerine, iklim ve kültürel işlemlere göre farklı miktar ve oranlarda bulunabilmektedirler.
Bahçelievler Mah. 430 sok. No: 19 Torbalı / İZMİR / TÜRKİYE
NPROC Doğal Ürünler Sanayi Ticaret Anonim Şirketi başta Anayasa’nın 20. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliği olmak üzere kişilerin temel hak ve özgürlüklerini korumaya azami önem atfetmektedir. Bu çerçevede, kişisel verilerin hukuka uygun olarak korunması ve işlenmesine özen göstermekte, tüm planlama ve faaliyetlerinde bu anlayışla hareket etmektedir.
NPROC Doğal Ürünler, özel hayatın gizliliğinin temeli olan kişisel verilerin korunması ve hukuka uygun olarak işlenmesini sadece mevzuata uyum sağlama kapsamında değerlendirmemekte, yaklaşımının temeline insana verdiği değeri koymaktadır. Bu bilinçle hareket eden NPROC Doğal Ürünler kişisel verilerin güvenli bir şekilde saklanması ile hukuka aykırı olarak işlenmesinin önlenmesi için gerekli her türlü idari ve teknik önlemi almaktadır. Bu çerçevede, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na uygun olarak “www.nproc.com.tr” internet sitesinin kullanımı esnasında üretilen veya paylaşılan kişisel verilerin işlenme ve aktarılma koşulları hakkındaki bilgiler aşağıda sunulmaktadır.
İnternet Sitesi: “www.nproc.com.tr” adresinde bulunan internet sitesidir.
Kanun: 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’dur.
Kişisel Veri: Kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgidir.
Çevrimiçi Ziyaretçi/İlgili Kişi: İnternet Sitesi’ne erişen tüm kişilerdir. İlgili şirket politikalarında Ziyaretçi kişi grubu kapsamında yer almaktadır.
Kurul: Kişisel Verileri Koruma Kurulu’dur.
Şirket: NPROC Doğal Ürünler Sanayi Ticaret Anonim Şirketi’dir.
Yer sağlayıcı: İnternet ortamında hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten gerçek veya tüzel kişileri ifade eder.
Çevrimiçi Ziyaretçi’nin, İnternet Sitesi’ne erişimine ve İnternet Sitesi’nde yaptığı işlemlere bağlı olarak işlenen kişisel verileri aşağıda sunulmaktadır:
Yukarıda sayılanlar dışında İnternet Sitesi’nin işletilmesi, geliştirilmesi ve güvenliği için zorunlu olabilecek başka verilerin de Kanun’a uygun olarak işlenmesi mümkündür.
Kişisel veriler İnternet Sitesi’nin kullanılması ve iletişim formunun doldurulması suretiyle tamamen otomatik veya kısmen otomatik yollarla işleme amacı için gerekli olan süre kadar saklanmak üzere toplanır. Kişisel veriler Çevrimiçi Ziyaretçi’nin açık rızasına dayalı olarak işlenmektedir. Bununla birlikte, kişisel veriler Kanun’un 5. maddesinin 2. fıkrasında yer alan (i) kanunlarda açıkça öngörülmesi (ii) veri sorumlusunun hukuki yükümlülüğünü yerine getirebilmesi için zorunlu olması, (iii) bir hakkın tesisi, kullanılması veya korunması için veri işlemenin zorunlu olması, (iv) kişisel veri sahiplerinin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermemek kaydıyla veri sorumlusunun meşru menfaatleri için veri işlenmesinin zorunlu olması, hukuki sebeplerinden birine dayalı olarak açık rıza aranmaksızın da işlenebilmektedir.
“Site trafik bilgileri” bilgi güvenliği süreçlerinin yürütülmesi amacıyla işlenir. Öte yandan 5651 Sayılı Kanun ve sair mevzuat uyarınca Yer Sağlayıcı’nın site trafik bilgilerini kayıt ve saklama yükümlülüğü bulunmaktadır. Kişisel verilerin ticari elektronik ileti gönderilmesi amacıyla işlenmesi Çevrimiçi Ziyaretçi’nin açık rızasına tabidir. İnternet Sitesi’nde üçüncü parti çerezler kullanılmamaktadır. Bununla birlikte, yalnızca sitenin işletilmesi ve güvenliği için zorunlu olan çerezler kullanılabilmektedir. Çevrimiçi Ziyaretçi, tarayıcı ayarlarını değiştirerek çerezleri kabul etmeyebilir veya kendisine uyarı verilmesini sağlayabilir. Çerezlerin kullanımını durdurulduğunda İnternet Sitesi’nin belirli fonksiyonları düzgün çalışmayabilir. Aşağıdaki bağlantılarda yaygın kullanılan bazı tarayıcılarda çerezlerin nasıl yönetileceğini (ve devre dışı bırakılacağı) hakkında bilgi bulunmaktadır:
Chrome Tarayıcı:
https://support.google.com/accounts/answer/61416?hl=tr
Internet Explorer:
https://support.microsoft.com/tr-tr/help/17442/windows-internet-explorer-delete-manage-cookies
Mozilla Firefox:
https://support.mozilla.org/tr/products/firefox/protect-your-privacy/cookies
Safari:
https://support.apple.com/tr-tr/guide/safari/manage-cookies-and-website-data-sfri11471/mac
Kişisel veriler, Kanun’un 5. maddesinin 2. fıkrasında yer alan şartlardan birinin bulunması halinde işbu metnin dördüncü maddesinde belirtilen amaçlarla sınırlı olarak NPROC Doğal Ürünler’in grup şirketlerine, bağlı ortaklıklarına, iştiraklerine, iş ortaklarına ve yetkili kamu kurum ve kuruluşlarına Kanun’un 8. ve 9. maddelerinde belirtilen şartlar çerçevesinde gerekli güvenlik önlemleri alınmak kaydıyla aktarılabilir. Kanun’un 5. maddesinin 2. fıkrasında yer alan şartlardan birinin bulunmaması halinde Kişisel Verilerin aktarımı Çevrimiçi Ziyaretçi’nin açık rızasına tabidir.
NPROC Doğal Ürünler, Kanun’un 10. maddesi uyarınca veri sahibine haklarını bildirmekte; söz konusu hakların nasıl kullanılacağına dair yol göstermekte ve tüm bunlar için gerekli iç işleyişi, idari ve teknik düzenlemeleri gerçekleştirmektedir
Kanun’un 11. maddesi uyarınca kişisel veri sahipleri;
Kanun’un uygulanmasıyla ilgili talepler ve başvurular Kişisel Veri Sahibi Başvuru Formu doldurularak “Bahçelievler Mah. 430 Sk. No. 19 Torbalı/İzmir” adresine yazılı olarak bizzat tevdi edilebilir veya Noter kanalıyla ya da güvenli elektronik imza veya mobil imza kullanmak suretiyle elektronik ortamda iletilebilir. Talepler ve başvurular veri sahibi tarafından NPROC Doğal Ürünler’in daha önce bildirilen ve NPROC Doğal Ürünler’in sisteminde kayıtlı bulunan bir elektronik posta adresi varsa info@nproc.com.tr adresine de iletilebilir.
Talep ve Başvurularda;
Konuya ilişkin bilgi ve belgelerin başvuruya eklenmesi gerekmektedir. NPROC Doğal Ürünler, başvuruda yer alan talepleri, talebin niteliğine göre en kısa sürede ve en geç otuz gün içinde ücretsiz olarak sonuçlandırır. Ancak söz konusu işlemin ayrıca bir maliyeti gerektirmesi hâlinde, Kurulca belirlenen tarifedeki ücret alınabilir.
NPROC Doğal Ürünler talebi kabul edebileceği gibi gerekçesini açıklayarak reddedebilir ve yanıtını İlgili Kişiye yazılı olarak veya elektronik ortamda bildirir. Başvuruda yer alan talebin kabul edilmesi hâlinde NPROC Doğal Ürünler gereğini en kısa sürede yerine getirir ve İlgili Kişiyi bilgilendirir. Başvurunun NPROC Doğal Ürünler’in hatasından kaynaklanması hâlinde alınan ücret veri sahibine iade edilir.
Başvurunun reddedilmesi, verilen yanıtın yetersiz bulunması veya süresinde başvuruya yanıt verilmemesi hâllerinde; veri sahibi, yanıtı öğrendiği tarihten itibaren otuz ve her hâlde başvuru tarihinden itibaren altmış gün içinde Kurula şikâyette bulunma hakkına sahiptir.
NPROC Doğal Ürünler kişisel verilerin hukuka aykırı olarak işlenmesini ve kişisel verilere hukuka aykırı olarak erişilmesini önlemek, kişisel verilerin muhafazasını sağlamak, uygun güvenlik düzeyini temin etmeye yönelik gerekli her türlü idari ve teknik tedbirleri almak durumundadır.
İnternet sitesi üzerinden başka sitelere veya uygulamalara yönlendirme yapılması durumunda NPROC Doğal Ürünler, yönlendirilen sitelerin ve uygulamaların kişisel verilerin korunmasına yönelik mevzuata uygunluğuna ilişkin bilgi sahibi değildir ve gizlilik politikaları ile içeriklerine ilişkin bir sorumluluk altında bulunmamaktadır. Çevrimiçi Ziyaretçi, İnternet Sitesi’ni kullanarak işbu bilgilendirme metninde yazılı tüm şartları okuduğunu ve kişisel verilerinin işlenmesi hakkında aydınlatılmış olduğunu beyan eder.